DOLGU MADDELERİ HAKKINDA GENEL BİLGİ VE ÖNEMLİ NOKTALAR

Dolgu maddeleri, kimisi laboratuvarda kimyasal yollarla (tamamen sentetik), kimisi hayvansal kaynaklı canlı dokudan elde edilen, kimisi insan kadavrasından elde edilen, kimisi de bakteriyel fermantasyon yolu ile (özel besiyerinde genellikle Streptecoccus Equi, E. Coli gibi bakteriler kullanılarak) elde edilen kimyasal maddelerdir. Genellikle vücutta bulunan yapısal maddelerden yada bu yapısal maddelerin yerine konabilecek sentetik kimyasal maddelerden oluşurlar.

Hayvansal kaynaklı olanlar, her zaman -çok çok düşük olsa da- allerji riski taşırlar, bu yüzden uygulama öncesi allerji testi yaptırmak faydalı olacaktır.

Bakteriyel fermantasyon ile üretilenler eser miktarda antibiyotik içerebilir (antibiyotik allerjisi olan kişilerin aklında bulunması gerekir).

Bazı örnekler vermek istersek, Hylaform, Teosyal ve Restylane gibi dolgu maddeleri temelde hyaluronik asit denen bir maddedir ve bu madde zaten insanda kıkırdak dokuda, kemik dokuda, ciltte ve tüm diğer dokularda bulunan temel bir yapı maddesidir. Hyaluronik asiti, bir binanın tuğlasına benzetebiliriz. Vücudumuzda hemen her dokunun yapısında bulunan bir maddedir. Bu dolgular genellikle laboratuvar ortamında bakterilere ürettirilirler.

Tamamen laboratuar ortamında kimyasal yollarla üretilen ve aslında vücut yapısında bulunmayan sentetik maddeler de vardır (Bio-alkamid gibi).

Tamamen doğal dolgu maddesi olarak ta kişinin kendi yağ dokusunu gösterebiliriz. Bazı bölgeler için yağ enjeksiyonu biçilmiş kaftandır; örneğin yüzde yanak bölgesi.

Tüm bu dolgu maddeleri, asıl olarak vücutta büyütülmesi istenen bir bölgeye, o bölgede hacim artışı sağlamaları için yerleştirilirler yada enjekte edilirler. Örneğin dudakları büyütmek için yada cilt kırışıklıklarını düzeltmek için uygulanırlar. Bazıları enjeksiyon ile yerleştirilebilirken (çünki sıvı yada jel formundadırlar) bazısını cerrahi olarak koymak gerekir (katı haldedir, mesela şerit kurdele gibi).

Her bir dolgu maddesinin kendine göre avantaj ve dezavantajları vardır. Kimisi çok pahalı iken kimisi bedavadır (kişinin kendi vücudundan alınan yağ dokusu örneğin bedavadır..); yada kimisi kalıcı tam bir çözüm sunarken (kalıcı dolgu maddeleri mesela-gerçi bunların da komplikasyon riski yüksektir) kimisi bir süre sonra hacim kaybeder (kişinin kendi yağ dokusu yada hyaluronik asit içeren dolgu maddeleri).

Cildin dermis yada derin dermis katmanlarına enjekte edilen maddelerin enjeksiyonları, dermise etki eden diğer uygulamalar ile birlikte (lazer, mikrodermabrazyon yada kimyasal peeling; hatta cilt bakımı) yapılmamalıdır. Burada anlatılan dermal dolgu maddelerinin enjeksiyonlarından önceki 10 gün içinde aspirin, antikoagülan ilaçlar, yüksek doz C-vitamini, E-vitamini, antienflamatuar ilaçlar alınmamalıdır. Bu ürünlerin bazıları enjeksiyondan sonraki 12-24 saat içinde uygulandıkları bölgede hafif bir kızarıklığa yolaçar. Kalıcı materyellerin bazılarının -nadirde olsa- geç dönemde uygulandıkları bölgelerde granülomatöz, ağrılı kitlelerin oluşumuna yol açtıkları bildirilmiştir. Görüldüğü gibi aslında ideal bir dolgu maddesi (ucuz, kalıcı, hiç bir komplikasyon riski olmayan) yoktur. Her cerrahın genellikle kullandığı 3-4 dolgu maddesi vardır; bu ürünlerin kullanımına alışmışlardır. Ben genellikle kalıcı olmayan, hayvansal kaynaklı olmayan, sentetik materyelleri tercih ediyorum.

Dolgu maddesi enjeksiyonu ile dudak dolgunlaştırma:

Dolgu maddesi enjeksiyonu ile kırışıklık giderilmesi:

DOLGU VE BOTOX MUADİLİ İTHAL ETMEK İSTEYEN FİRMALARA....

Zaman zaman medikal ürün satan firmalar bana başvurup dolgu, botox muadillerini ithal etmeyi planladıklarını söyleyip fikrimi soruyorlar; hangi ürünleri getirelim diye.. Yalvarıyorum, artık ülkemize dolgu yada botox muadili ithal etmeyin! Bu tarz ürün ithal eden firmaların çoğu bir süre sonra büyük zararlarla ithalatı bitiriyorlar. Şu an ülkemizde aşırı sayıda farklı marka dolgu maddesi var. Halen de yeni dolgular ithal edilip bize tanıtılıyor. Şu an piyasada hem çok kaliteli, hem de uygun fiyatlara satılan çok güvenilir dolgular var. Hemen her klinik, bazı dolgu maddelerine alışmış, sürekli kullandıkları belli markalar var ve bu alışkanlıklarını kırmak çok zor. Bu yüzden şu an bu piyasaya girmeyi düşünen firmalara tavsiyem, hiç bu piyasaya girmemeleridir. Bir ara sitedeki dolgular sayfasındaki listeden saydığımda yaklaşık 30-35 dolgunun ülkemizde satıldığını görmüştüm. Bunların büyük çoğunluğu sık sık el değiştirir (ithal eden firma değişir), büyük bir kısmının ithalatı tanıtımından 6-9 ay sonra bitirilir. Ülkemizdeki dolgu ürünleri piyasası, tutunması çok zor bir piyasadır, bu yüzden yeni dolgu ithalatını hiiç tavsiye etmem..

Botox konusunda ise firmalar Amerikan ürünü Botox un muadillerini getirmek istiyorlar. Haklılar, bildiğim kadarıyla şu an ülkemizde legal olarak sadece Botox ve Dysport satılıyor. Otuz küsür muadil ürün varken piyasada sadece ikisinin bulunması doğru değil. Piyasada bunların muadillerinin bulunması her zaman iyidir, zira muadilleri de orjinal ürün kadar etkilidir. Bu konuda makaleler var. Ayrıca muadil sayısı arttıkça ürünlerin fiyatı da düşecektir. Yalnız, Botox konusunda hastalarımızın 'orjinal botox (ABD'li Allergan ürünü olan Botox)' takıntısı var. Bunun sebebi meslektaşlarımızın sürekli 'Aman ha! Sahte çin botoxlarından sakının; orjinal Amerikan Botox kullanın!' şeklindeki gerçek dışı uyarılarıdır. Bugün artık Ukrayna'dan Fransa'ya; Kore'den Çin'e bir çok ülke Botox muadili üretmektedir. Bu ürünlerin bir çoğu işe yaramaktadır ve 'orjinal Amerikan Botoxu' kadar etkilidirler (Güvenilir olmayan ürünler vardır tabii ki.. Hatta, bu güvenilmez ürünlerin bir çoğu Çin üretimi olabilir, ama bu, Çin, Ukrayna, Kore, Almanya, Kanada gibi ülkelerin ürünlerinin kötü, sahte olduğu anlamına gelmiyor..). Ülkemizdeki bu gerçek dışı uyarılar sebebiyle, botox muadili getirmek isteyen firmalara da tavsiyem bu işten vazgeçmeleridir; çünkü hastalardaki 'orjinal botox' takıntısının kırılabileceğini hiiç sanmıyorum.. Hastalara Dysport'un bile orjinal Botox kadar etkili bir muadil olduğunu anlatmakta güçlük çekiyoruz.. Halbuki ülkemizde Botox muadillerinden Medexall, Azzalure, Zentox gibi ürünler de satılsa Botox uygulamalarının ücreti düşer.. Ama malesef insanımıza bunu anlatamıyoruz, bu yüzden piyasaya başka ürünler giremiyor ve Botox pahalı bir uygulama olarak kalıyor.

DOLGU MADDELERİNİN ÇEŞİTLERİ

Piyasada, inanması güç ama yüzlerce dolgu maddesi satılmaktadır. Bir ara bir makalede 300 gibi bir sayı okuduğumu hatırlıyorum (bugün bu sayı daha da artmış olmalı). Burada bu dolgu maddelerinin hepsinden bahsedemeyiz, daha çok yüz kırışıklıkları ve dudak dolgunlaştırma için kullanılanlardan bahsedeceğiz; ama konunun daha kolay anlaşılabilmesi için önce genel olarak dolgu maddelerini bir sınıflamak gerek. Dolgu maddelerini kısaca şöyle sıralayabiliriz (bu listede olmayan daha çok dolgu maddesi vardır ve her gün yenileri üretilmektedir, elimden geldiğince yeni üretilenleri bu sayfaya ekleyeceğim):

Enjekte edilebilen, kalıcı olmayan dolgu maddeleri:
AcHyal, CosmoDerm 1, CosmoDerm 2, CosmoPlast, DermiCol, Fibrel porcine collagen (domuzdan elde ediliyor), Fibroquel, Hyal 2000 Injection, Hyacell, Hyruan Injection, Hylaform, Juvéderm 18, 24 & 30, MacDermol, Metrex, Perlane, Permacol Injection, PlasmaGel, Radiance, Resoplast, Restylane, Puragen, Rhegecoll, Rofilan Hylan Gel, Zyderm 1 Collagen Implant, Zyderm 2 Collagen Implant, Zyplast hayvansal kaynaklı collagen, Esthelis, Teosyal.

Enjekte edilebilen, kalıcı olan, mikro dolgu maddeleri:
ADATO SIL-ol 5000, Amazingel, Aquamid, Argiform (Argyform), Artecoll (Artefill), Arteplast, Bio-Alcamid (diğerlerinden farklı olarak bir kaç seansda 2000cc gibi büyük miktarlarda enjekte edilebilir), Bioformacryl, Bioplastique, Biopolimero (sıvı silikon, kullanımı yasaklanmıştır), Biopolymere, DermaDeep, Dermagen, DermaLive, Evolution, Formacryl, Kopolymer 4E, Metacrill, Metrex, Outline, Procell, Profill, Radiance, Radiance FN, Rhegecoll, SILIKON 1000, Silicex.

Enjekte edilebilen, yarı kalıcı biyolojik maddeler:
DermaCellagen, Isolagen, NewFill yada NewFilla, Reviderm.

Yarı kalıcı sentetik maddeler:
Gore-Tex, SoftForm, UltraSoft, Advanta.

İnsan dokularından elde edilen biyolojik implantlar:
AlloDerm, Apligraf, CosmoDerm 1, Cosmoderm 2, CosmoPlast, Cymetra yada Micronize AlloDerm, Dermalogen, Dermaplant, Fascian, Surgisis, Surgisis ES.

Kişinin kendi dokularından hazırlanan biyolojik implantlar:
Autologen, Fasya grefti, Dermis cilt grefti, Dermis-yağ grefti, Yağ grefti, Isolagen, Skar dokusu grefti, Tendon Grefti, fibrojel.

Burada daha çok son yıllarda popüler olan enjekte edilebilir, kalıcı, yarı kalıcı ve kalıcı olmayan hazır dolgu maddelerini tanıtacağım. Bu maddeler hayvansal kaynaklı olabildiği gibi laboratuar ortamında tamamen sentetik yöntemlerle yada bakteri (Streptekoklar, E-Coli) fermentasyonu yolu ile üretilmektedirler.

Genellikle otoimmün hastalığı olanlara, içeriğindeki maddelere allerjisi olanlara, hipertrofik skar oluşumuna ve keloide yatkın kişilere, hamilelere, süt veren annelere, doku hastalığı olan kişilere yapılmaları sakıncalıdır ve üretici firmalar bu kişilere uygulanmalarını tavsiye etmez. Aşağıda son yıllarda popüler olan dolgu maddelerinin en yaygın olanları tanıtılmıştır. Burada tanıtılan dolgu maddelerinin hiç birisi tamamen ideal bir ürün değildir; hepsinin avantajlı ve dezavantajlı özellikleri vardır.

Ülkemizde kullanılan dolgu maddeleri

Aşağıda tanıttığım dolgu maddelerinin bazıları ülkemizde de satışa sunulmuştur; örneğin Matridur (artık CRM Dur adı ile getiriliyor), Matridex (artık CRM Dex adı ile getiriliyor), Cymetra, Hylaform, İsolagen, Juvederm, Juvelift, Zyderm, Zyplast, Teosyal, Beautyfill, Radiesse, Beautical 2, Beautical 5, Esthelis, Mesolis, Fortelis, Perfectha, HAfiller, Aquamid, Varioderm, Aqualift, Easy agarose, Croma princess, Amalian, Belotero (Balance), Pluryal, Alayna, Succeev, Hyaluronica, Filorga HA3, Hyacorp, Revanesse ülkemizde kullanılan dolgu maddelerinden bazılarıdır.

Şu dolgu maddeleri daha önce ithal edilirken artık ithalatları durdurulmuştur: Restylane, Perlane, Macrolane, Artecoll, Reviderm intra, Rofilan, Bio-alcamid, Puragen ve Prevelle (üretici bu ürünlerini piyasadan çekti), Sculptra (ABD deki firma el değiştirince ülkemizdeki ithalatçı firmanın anlaşması sonlanmış oldu)..

DOLGU MADDESİ UYGULAMALARINDA DİKKAT ETMENİZ GEREKEN NOKTALAR:

Dudakları büyütmek ve kırışıklıkları doldurmak için bugün en sık uygulanan yöntem dolgu maddesi enjeksiyonlarıdır. Bu amaçla kullanılan o kadar çok dolgu maddesi var ki sayıları yüzlerle ifade ediliyor.

Dolgu enjeksiyonları yaptırırken bilmeniz gereken bazı şeyler var. Örneğin enjekte edilecek maddelerin büyük çoğunluğu hazır enjektör içinde ve tek enjeksiyonda bitecek hacimlerde satılmaktadır; çok nadir bir kaç tanesi, çok sayıda hastaya uygulanmak üzere flakon içinde satılmaktadır, örneğin beautyfill, flakonda satılan dolgu maddelerindendir. Yani dolgu maddelerinin çoğu 0.5, 0.8, 1 yada 2 cc.lik gibi ufak miktarlarda hazır, steril ve tek kullanımlık enjektörler halinde satılmaktadır. Size uygulanan bir dolgu maddesinin bir kısmının artırılıp başkasına kullanılması (yada tersi) söz konusu değildir. Doktorun, dolgu maddesinin kutusunu sizin yanınızda açmasına dikkat ediniz. Bu dolgu maddeleri kesinlikle litrelik büyük kutularda / şişelerde satılmamaktadır. Bio-alkamid gibi büyük miktarlarda (örneğin 200 cc gibi) uygulanabilen dolgu maddeleri dahi, 2 cc.lik hazır enjektörlerde satışa sunulmuştur. Yani doktorunuz 100 cc bio-alkamid enjekte edecekse, firma bu malzemeyi 2 cc.lik 50 ayrı steril, hazır enjektör halinde sunmaktadır (100 cc.lik flakonda sunulmamaktadır). Maalesef ülkemizde uzakdoğudan bazı kaçak dolgu maddelerinin getirilip, el altından satıldığını ve bu dolgu maddelerinin (kilolarla geldiklerinden) sulandırılarak, enjektöre çekilerek çok sayıda hastaya enjekte edildiklerini duyuyoruz. Yurtdışında kullanımı yasak olan sıvı silikonun ülkemize kaçak olarak sokulduğu ve hastalara kullanıldığını duyuyoruz. Hatta, böyle sahte yada yasaklanmış dolgu maddelerini enjekte ettirdikten sonra ciddi sorunlar yaşayan hastalar plastik cerrahlara başvuruyor. Lütfen dolgu maddesi yaptırırken bu noktaları aklınızda tutunuz; mutlaka bu işin ehli bir uzmana yaptırın ve orjinal, tek kullanımlık ürün kullanılmasına özen gösterin.

Bazı dolgu maddeleri, enjekte edildikten sonra rötuş ihtimaline karşı aynı hasta için 1-2 gün için buzdolabında saklanabilmektedir. Kutu üzerine adınız ve kutunun açılma tarihi yazılır, enjektörün ucuna steril, yeni bir iğne takılır ve enjektör buzdolabının kapağında saklanır. İki gün içinde rötuşa gerek görülmez ise atılır. Bir çok dolgu maddesinin kutusundan iki adet özel iğne çıkar, rötuş sırasında bu ikinci iğne kullanılır.

Dolgu maddesinin kutusunun, yanınızda, görebileceğiniz bir yerde açılmasını isteyiniz. Hatta kutu içinden çıkan prospektüsü doktorunuzdan isteyebilirsiniz. Tüm dolgu maddelerinin kutusundan bir prospektüs çıkmaktadır.

Uygulanan dolgu maddesinin adını, içeriğini öğreniniz, doktorunuzdan bu ürün hakkında bilgi alınız (içeriği nedir, kalıcı mı değil mi?, yan etkisi var mı?). Örneğin bakteriyel fermantasyonla üretilen dolgu maddeleri eser miktarda da olsa antibiyotik içerebiliyor ve dolgu enjeksiyonu yapılacak kişide antibiyotik allerjisi varsa bu nokta önem taşıyor. Cymetra adlı ürün, insan kadavrasından elde edilse de üretim sırasında antibiyotikli ortamda tutulduğundan bu ürünü kullanırken de hastanın antibiyotik allerjisi olup olmadığını sormak gerekir. Diğer yandan Evolence adlı ürün, domuzdan elde edildiğinden islam ülkelerinde yapılan dolgu uygulamalarında başka bir ürünü tercih etmek daha doğru olacaktır. Bu noktaları doktorunuza sorunuz.

Dolgu maddesi enjeksiyonu (mesela dudak kalınlaştırma) yaptırırken tek kriteriniz ücret olmasın, mutlaka orjinal, yasal ve güvenilir dolgu maddesi kullanıldığından emin olunuz; uygulamayı yapan hekimin bu konuda yeterli bilgisi olduğundan emin olunuz ve en önemlisi steril çalışıldığından emin olunuz.

Günümüzde FDA yada CE onaylı dolgu maddelerinin büyük çoğunluğu tek kullanımlık hazır enjektörlerde kullanıma hazır şekilde üretilmektedir.
Dolgu maddesinin paketinin yanınızda açılmasına dikkat ediniz. Her enjektör bir hastaya kullanılmalı ve artan -o hasta için bir kaç günlüğüne saklanmayacaksa- atılmalıdır. Ayrıca her paketten bir prospektüs çıkmaktadır, bu prospektüsü isteyebilirsiniz.
Dolgu maddeleri, enjektörlerine kutu içinden çıkan kendi özel iğneleri takılarak uygulanır.

Her dolgu maddesinin kendine has özel iğne uçlarıda paketten çıkmaktadır. Bazı ürünlerin paketinden 2-3 iğne ucu çıkmaktadır, bu fazla iğne uçları bir kaç gün içinde yapılabilecek rötuşlar için konmuştur.
Beautyfill gibi bazı nadir dolgu maddeleri birden çok hastaya kullanmak üzere flakonda kullanıma sunulmuştur.
Dudaklarına dolgu yaptırdıktan sonra ortaya çıkan kötü görüntü sebebiyle danışmak için bana ulaşan bir hasta bu flakonu yanında getirmiş. Flakonu enjeksiyondan sonra doktora farkettirmeden almış. Flakonun üzerinde sadece dolgu maddesinin adı yazıyor (Biopolimero), üretim yeri, yılı, içeriği gibi bilgiler yok. Biopolimero ismini Google da araştırınca enteresan bir şekilde kendi web sitemde adının geçtiğini gördüm (kalıcı dolgular arasında adı geçiyor). İnternette de biraz araştırınca anladımki bu madde, önceki yıllarda kullanılan fakat şu an kullanımı yasak olan sıvı silikon. Bu maddenin kullanımdan kalkmasının sebebi ise enjekte edildiği yerden başka yerlere kayması ve ciltte reaksiyona yolaçması imiş. İnternetteki ilgili web sitelerinden öğrendiğime göre Amerikaya da meksika sınırından kaçak sokuluyor ve illegal olarak kullanılıyor imiş. Ülkemizde de halen bu madde özellikle travesti ve transeksüel hastalara kalça büyütmek, yanak dolgunlaştırmak için yasa dışı olarak uygulanıyor. Bu hastalar, bu dolgudan bahsederken sıklıkla silikon sıktırmak diye sözediyorlar. Sıvı silikonun kullanımı malesef yasal olmamasına rağmen ülkemizde o kadar yaygın ki bu şekilde bir jargon bile oluşmuş..

BİOPOLİMERO (SIVI SİLİKON) ENJEKSİYONLARINA DİKKAT!

Son yıllarda malesef ülkemizde bu maddeyi dolgu olarak enjekte eden sahtekarlar arttı.. Bunun bir sebebi kolay para kazanma hırsı ise, bir sebebi de malesef kalıcı dolgu peşinde koşan hastalardır. Hep söylüyorum: kalıcı olsun, hiç bir soruna yolaçmasın, ucuz olsun.. YOK BÖYLE BİR DOLGU! Hastalar malesef böyle bir dolgu peşinde koşup sonunda belalarını buluyorlar! Türkiyenin çeşitli yerlerinden (özellikle İzmir'den) bu şekilde şikayetler alıyorum. Klasik olarak hasta arıyor, bir dolgu yaptırdığını, çok kötü durduğunu, bunu aldırmak istediğini söylüyor. Dolgunun ne olduğunu soruyorum; doktorunuza gidip bunun ne marka bir dolgu olduğunu öğrenin diyorum. Hasta, daha sonra bunu öğrenip bana 'Enjekte edilen dolgu maddesi Biopolimero imiş..' diye dönerse, eyvah, eyvah!! Biopolimero, isimli, flakonda satılan madde, sıvı silikondur ve uzun yıllardır yasaklı bir maddedir. Bu madde, enjekte edildiği yerden başka alanlara kayma eğilimindedir, ileriki yıllarda (enjeksiyondan 5,10 yıl sonra, bazen de 20 yıl sonra) çok ani allerjik reaksiyona yolaçabilir. İşin kötüsü, sıvı silikon doku içine yayıldığından cerrahi olarak çıkarılmaya çalışıldığında da tam olarak çıkmaz. Örneğin ben, Biopolimero yaptırmış hastalarda cerrahi olarak bu maddeyi çıkartmaya hiç çalışmıyorum...

Biopolimero ile yaşanan felaketlerin resimlerini buraya koymuyorum.. İsteyen google da görsel arama yaparak Biopolimeronun nelere yolaçtığını görebilir. Son olarak şunu söylemeliyim: bu sonuçlardan, biopolimeroyu kullanan sahtekarlar kadar 'kalıcı, ucuz ve mükemmel dolgu' peşinde koşan hastalar da suçlu! Özellikle bayan hastalar dudak kalınlaştırma için kalıcı dolgu peşinde koşuyorlar; bazısı sonunda Biopolimero enjekte eden birine rastlayıp belalarını buluyorlar.. En azından yaptırdığınız dolgunun ne marka olduğunu sorun ve Biopolimero olmadığından emin olun...

İnternette hastaları Biopolimero konusunda uyaran bir çok sayfa var. Buralarda sıvı silikonun yolaçtığı felaketleri görebilirsiniz. yazılar yabancı dilde olsa da google ın çeviri hizmeti anlaşılabilir derecede yazıları Türkçe'ye çeviriyor:
http://iraidabellezaysalud.over-blog.com/article-no-al-biopolimero-y-celulas-expansivas-parte-i-45935577.html

http://www.dayhospital.org.ve/elenganodelosbiopolimeros.php

http://noalosbiopolimeros.blogspot.com/2011/08/dr-cesar-oliveros-de-maracaibouno-de.html

Türkçe bir haber: http://www.turkishny.com/local-news/6-local-news/47167-otelde-silikon-inesi-yaptran-kadn-oldu#.UXWDHtxrOUk

Türkçe bir haber daha: http://www.misstr.com/2009/07/kendi-kendine-estetik-yapti/

Son olarak şunu da belirteyim: burada bahsettiğimiz sıvı silikonun, bugün meme protezlerinde yada bacak implantlarında kullanılan silikon jel ile alakası yoktur. Silikon jel'in güvenilirliği bugün kanıtlanmıştır. Sıvı silikon ise yaşanan komplikasyonlar sebebiyle yıllar önce yasaklanmıştır.. Buna rağmen, bugün Güney Amerika ülkeleri ve Meksika'da halen üretilmekte olup ülkemize kaçak olarak sokulmaktadır.

DOLGU MADDESİ ENJEKSİYONU YAPTIRMADAN BU SORULARI CEVAPLAYIN:

Yapılacak dolgu maddesinin adı nedir, içeriği nedir, kalıcı mı, değil mi, etki süresi ne kadar? Tavsiyem bunları uygulama tarihi ile birlikte bir yere not alın; hatta dolgu maddesinin kutusundan çıkan prospektüsü dahi doktorunuzdan isteyebilirsiniz.

Enjeksiyonu yapacak doktor, size bu uygulama hakkında yeterli bilgi verdi mi, uygulama sonrası dikkat etmeniz gerekenleri, risklerini anlattı mı?

Enjeksiyonu yapacak doktor, bu konuda yeterli bilgiye sahip mi, bu konuda sertifikası var mı, bu konu ile alakalı bir uzman doktor mu (cildiye yada plastik cerrahi uzmanı)?

Enjeksiyon yapılırken sterilizasyona dikkat ediliyor mu?

İdeal bir dolgu maddesi...
toksik olmamalı
kalıcı yada uzun etkili olmalı
karsinojenik olmamalı
teratojenik olmamalı
allerjik olmamalı
hayvansal hastalık bulaştırma riski olmamalı (hayvansal kaynaklı olmamalı)
yeterince elastik olmalı
ucuz olmalı
bir çok farklı bölgede kullanılabilmeli (dudak, yüz, meme, popo)
enjekte edildiği yerden başka yerlere kaymamalı
ilgili resmi kurum tarafından (Amerika birleşik devletlerinde FDA, bizde ve Avrupa da EC) onaylı olmalı
herkeste aynı etkiyi vermeli
güvenli olmalı
... ama malesef tüm bu özellikleri aynı anda taşıyan bir dolgu maddesi yoktur!

SIVI SİLİKON ENJEKSİYONLARINA DİKKAT!

Malesef, yolaçtığı sorunlar artık öğrenilmiş olmasına, bir çok ülkede yasaklanmış olmasına rağmen halen ülkemizde sıvı silikon enjeksiyonu yapan kişiler var. Bu yüzden burada sıvı silikon ile ilgili bir uyarıda bulunmayı uygun buldum.

Sıvı silikon bir dönem oldukça yaygın kullanılmış, fakat daha sonra yarattığı sorunlar görülmüş ve FDA tarafından Amerika birleşik devletlerinde kullanımı 1991 yılında yasaklanmıştır.

Sıvı silikon, uzun dimethylsiloxane zincirlerinden oluşan, berrak, renksiz, yağlı kıvamda bir maddedir.

Sıvı silikon içeren ürünlerden bazıları, ADATO SIL-ol 5000, Bioplastique, Biopolimero, Dermagen, SILIKON 1000 Silicex dir. Bu ürünlerden Biopolimero maalesef ülkemize flakon içinde kaçak olarak getirilmekte, ve kullanılmaktadır. Bana bu konuda başvuran bir hastanın getirdiği biopolimero flakonunun resmini yukarıdaki kutuda görebilirsiniz (6 numaralı resim).

Sıvı silikon enjeksiyonundan yıllar sonra (5 yıl, 20 yıl gibi uzun sürelerden bahsediyorum) o bölgede enfeksiyon, enflamatuar reaksiyon görülebilmektedir. Bu sorunlarla karşılaşan bir çok hasta görmekteyiz. Maalesef enjekte edilmiş sıvı silikonu dokuların arasından temizlemekte mümkün olmuyor. Bunun dışında sıvı silikon sıklıkla yer değiştiriyor. Dudaklarına sıvı silikon enjekte ettiren bir hastada silikon dudak kenarlarına doğru kayabiliyor. Dudağın orta kısmı ince kalıp, yer değiştiren sıvı silikon yüzünden sağ ve sol köşeleri kalınlaşabiliyor; bu gibi vakalara arada bir rastlıyoruz.

Bu arada, bu yazıda bahsettiğim sıvı silikonun, meme implantlarında kullanılan silikon jel den çok farklı bir madde olduğunu belirtmeliyim. Lüften bu ikisini karıştırmayınız. Bu iki maddenin kimsayı tamamen farklıdır.

Koheziv silikon jel, dağılmayan, akışkan olmayan, dokulara zarar vermeyen, silikon meme implantlarında kullanılan FDA onaylı bir maddedir.

Buna karşın sıvı silikon, akışkandır, enjekte edildiği yerden farklı yerlere kayabilir, dokuda enflamasyona yolaçabilir ve FDA tarafından Amerika birleşik devletlerinde kullanımı yasaklanmıştır.

HAYVANSAL KAYNAKLI OLMAYAN DOLGU MADDELERİ ÇOK NADİREN DE OLSA, ANTİBİYOTİK ALLERJİSİNE YOLAÇABİLİR.. NEDEN?

Hayvansal kaynaklı olmayan dolgu maddelerinin hemen hepsi (özellikle hyaluronik asit içerenler), bakteriyel fermantasyonla üretilmektedir.

Bu üretimin ilk aşamasında hyaluronik asit, bazı bakteri cinsleri (genellikle streptecoccus equi ve E. Coli) tarafından üretilmektedir. Streptekok, E-coli gibi bakteriler, yapılan genetik müdahale ile hyaluronik asit üretir hale getirilmektedir.

Bakteri kolonisi, yeterince hyaluronik asiti ürettikten sonra ortama antibiyotik eklenip bakterilerin ortamdan temizlenmesi sağlanmaktadır.

Üretimin son aşaması ise antibiyotiğin ortamdan temizlenmesi ve hyaluronik asitin işlenmesidir. Hyaluronik asitin saflaştırılması ve işlenmesini her firma kendine patentli değişik tekniklerle gerçekleştirmektedir. Örneğin Mentor firması, kendi hyaluronik asit ürünleri olan Puragen i üretirken kendilerine patentli bir teknikle moleküller arasında çift çapraz bağ oluşmasını sağlamaktadır. Q-med firması ise kendi hyaluronik asit ürünleri olan Restylane i, yine kendilerine ait, patentli NASHA teknolojisi ile üretmektedir.

Üretim sırasında gördüğünüz gibi ortama antibiyotik eklenmesi ve daha sonra ortamdan çıkarılması gerekmektedir. Her ne kadar hyaluronik asit ürünlerinde antibiyotiğin tamamına yakını temizlense de dolgu maddelerinin prospetüslerinde yine de milyonda bir olabilecek bir antibiyotik allerjisine karşı uyarı bulunur ve antibiyotik allerjisi olan kişilerin bu ürünleri dikkatli kullanması önerilir. Antibiyotik allerjiniz yoksa bu uyarının sizin için fazla bir önemi yoktur.

BUNU DA GÖRDÜK: OEM DOLGU MADDESİ!

Öncelikle OEM ne demek bunu açalım..

OEM kısaltması, daha çok elektronik parçaları hakkında konuşurken geçen bir terim ve açıklaması şu şekilde:

OEM, Original Equipment Manufacturer, yani "orjinal ürün üreticisi" anlamındadır. Bilgisayar ürünleri kutulu satılır. Bu ürünlere BOX (Kutulu) ürün denir. Toplu halde parça alımı yapan sistem entegratörleri, ürünleri kutulu almazlar. Çünkü kutu, hacmi artırıp sevkiyat masraflarını yükseltir ve sistem entegratörleri için bu kutular manasızdır. Dolayısı ile kutusuz halde alırlar. Genelde yanında ufak bir kitapçık ile verilir ürün. Bu ürünün kutulu versiyonunda hiçbir farkı yoktur. İşte bu kutusuz ürünlere OEM ürün adı verilir. Hiç bir şekilde kalite göstergesi değildir. OEM ve KUTULU arasında ki terk fark garanti süreleridir.OEM ürünlerde garanti süresi 1 yıl ise KUTULU ürünlerde bu süre 3 yıla kadar çıkabilmektedir

Yani, diyelim ki -atıyorum- Microsoft firması, Çinde bir firmaya fason ekran kartı ürettiriyor. Bunun kutulu versiyonunun üzerinde Microsoft markası var, garantisi 3 yıl, en ufak bir sorununuzda yenisi veriliyor. Microsoft, yada bu ekran kartını üreten çinli şirket, aynı ekran kartını kutusuz (OEM) olarak ta satabiliyor, kutusuz, üzerinde Mikrosoft markasını basmadan ve garantisiz olarak..

Şimdi, elektronik piyasasında böyle bir düzen oturmuş olabilir ama bunu sağlığa uyarlayabilir misiniz? İnternette gördüm ki bazı çinli firmalar OEM dolgu maddesi satıyor. Yani diyor ki; biz bu dolgu maddesini bazı markalar için fason üretiyoruz; bu ürün de, o ürettiğimiz fason dolgularla aynı kalitede.. Ama üzerinde marka yok, garanti veren firma belli değil.

Sağlık söz konusu olunca böyle bir şey olamaz.. Ben bunu görünce gözlerime inanamadım! Üstelik bu ürünlerin şişeleri 250 cc.!! Yani bir şişe OEM dolgu maddesi, markalı ve garantili 1 cc.lik 250 enjektör dolguya eşdeğer.. Bu şişeyi açıp 3-5 hastaya kullandınız diyelim, eninde sonunda bu şişe mikroplanacaktır, 250 kişiye dolgu yapana kadar steril kalmayacaktır... Bu yüzden ciddi dolgu maddesi üreticileri her hastaya 1 enjektör olmak üzere 1 cc.lik enjektörlerde üretim yapıyorlar. Sitede OEM dolguyu Çinli firmanın sattığı yazıyor ama şişenin üzerinde made in germany yazıyor.. Üretici firmanın adı ise yok.. Marka da yazmıyor, bunun yerine sadece Hyaluronik Asit yazmışlar.. Tamamen BUNUN GARANTİSİ BENİM ABİ, Bİ SORUN OLURSA GEL, BURDAYIM durumu!

Lütfen sağlığınızla oynatmayınız. Yukarıdaki uyarılarımı gözönüne alıp, orjinal, markalı ve sorun olduğunda sorumluluk alacak firmaların ürünlerini tercih ediniz..

Bu konuyu internette aramak için kullanabileceğiniz anahtar kelimeler (keywords) :
dermal filler, lip augmentation, permanent filler, injectable filler

ESTETİK AMELİYATLARIN 3 BOYUTLU ANİMASYONLARI

Amerikan plastik cerrahi derneği, bir çok ameliyatın nasıl yapıldığını, kısa anatomi bilgisinin ve ameliyat tekniklerinin anlatıldığı 3 boyutlu animasyonlar hazırlatmış. Aşağıdaki resime tıklayarak bu sayfaya ulaşabilirsiniz.

ESTETİK AMELİYAT ÖNCESİ VE SONRASI HASTA RESİMLERİ

Bu web sitesi oluşturulurken sitenin, "Yasal uyarılar" sayfasında belirtilen tüm kanun, tüzük ve kriterlere uygun olmasına özen gösterilmiştir. Bu sebeple web sitemde hastaların estetik ameliyat öncesi, ameliyat sırası ve sonrası görüntülerine (fotoğraf, video), hastalardan yazılı izin alınmış olsa dahi, yer verilmemektedir. Sitede, site ziyaretçileri ve hastalar için eğitici olduğu düşünülerek konmuş video ve görüntüler ise yabancı kaynaklıdır.

DİKKAT!

Lütfen dikişleriniz alınıp, yaralarınız iyileştikten sonra, doktorunuzla iletişiminizi kesmeyiniz. Ameliyattan sonra 6. ayda ve 1. yılda mutlaka doktorunuza kontrole gidiniz.

Ameliyatınızla ilgili herhangi bir sorununuz olduğu taktirde ilk olarak kendi doktorunuza başvurunuz. Estetik ameliyat olmuş ve ameliyat sonucunda pürüzler olan hastaların en sık yaptıkları hata, kendi doktorlarına kontrole gitmemeleri; başka bir doktora başvurmaları ve sabırsız olmalarıdır.

Her ameliyatın kendine göre bazı riskleri vardır ve ameliyat sonunda bazı istenmeyen sonuçlar, pürüzler oluşabilir. Genellikle bu pürüzler, ufak revizyonlarla düzeltilebilecek sorunlardır. Unutmayın ki estetik cerrahide, canlı dokulara şekil verilmektedir ve ameliyatın sonucu genellikle tüm şişlikler inip, dikişler iyileşmeden görülemez. Bu iyileşme süreci, yerine göre 1-2 ay ile 1 yıl arasında bir zaman alır. Bu yüzden ameliyatınız sonunda pürüz kaldıysa öncelikle ameliyatınızı yapan kendi doktorunuza başvurun ve sabırlı olun.

Revizyon ameliyatlarını yapmak için o bölgede iyileşmenin tamamlanmasını beklemek gerekir. Bu yüzden sabırlı olun. Mutlaka kendi doktorunuza kontrole gidin ve iletişiminizi kesmeyin.

Ameliyattan önce ameliyatınız hakkında bilgilenin; ameliyat günü cesaretli olun; ameliyattan sonra sabırlı olun..

Ameliyatlar ve ameliyatsız estetik uygulamalar öncesi önerilerim için "burayı tıklayın.."

Ameliyatlar ve ameliyatsız estetik uygulamalar sonrası önerilerim için "burayı tıklayınız.."

Ameliyatların ve ameliyatsız estetik uygulamaların fiyatları, ücretleri ile ilgili genel bilgi için "burayı tıklayınız.."