Mikrocerrahi ameliyatları, sadece plastik cerrahiye özgü ameliyatlar değildir. Aslında mikrocerrahi dediğimiz zaman çok ince ameliyat iplikleri ile, ameliyat mikroskobu yada büyütücü gözlük (loop) kullanılarak, çok ince yapıların onarıldığı tüm ameliyatları ve bu ameliyatlara özgü özel teknikleri kastediyoruz.
Örnek vermek gerekirse göz doktorları, gözün mercek kısmına yaptıkları bir çok ameliyatı mikrocerrahi yöntemleri ile yapılmaktadır; bu ameliyatlarda gözbebeğindeki saydam tabakaya normalde gözle göremeyeceğimiz kadar ince ameliyat iplikleri ile dikiş atılmaktadır. Kalp ve damar cerrahlarının yaptıkları By-Pass ameliyatlarında da kalp damarları mikrocerrahi yöntemleri ile ameliyat edilmekte, genellikle bacaktan alınan damarlar mikro ameliyat iplikleri ile kalp damarlarına eklenmektedir.
Peki, plastik cerrahide mikrocerrahi tekniklerini nerelerde kullanmaktayız? Plastik cerrahide mikrocerrahi deyince aklımıza ilk gelen ameliyatlar replantasyon, revaskülerizasyon (kan akımı bozulmuş bir organın kan akımının tekrar sağlanması; örneğin damarları kesilmiş bir kola tekrar kan akımının sağlanması için damarların onarımı) ve onarım ameliyatları (örneğin doku kaybı olan bir yarada uzaktan doku nakli ile yapılan onarımlar)dır. Replantasyon ameliyatları: kaza sonucu kopmuş organların (el, parmak, kol, kulak gibi) yerine dikilmesidir. Bu ameliyatlarda kopan organın yapısına göre kemik, atardamar, toplardamar, sinir, tendon, cilt gibi bir çok yapıyı tek tek onarmak gerekebilir. Bu yapılar en kısa sürede, belli bir sıraya göre onarılmalı, ameliyattan sonra da yerine dikilen organa giden kan dolaşımının devam edip etmediği gözlenmelidir. İlk aşamada en önemli olan, kopuk organın damarlarının onarılıp kan dolaşımının tekrar başlamasıdır. Kan dolaşımı sağlanamazsa kopmuş olan organ hızla canlılığını yitirir. Revaskülerizasyon ameliyatları: kaza sonucu tam kopmamış fakat kan dolaşımı damarların kesilmesi sebebiyle durmuş organlarda (parmak, el, kol) damarların onarılarak kan dolaşımının sağlanması ve organın kurtarılması ameliyatlarıdır. Onarım ameliyatları: bazen eski bir yaralanmadan kalan sekellerin düzeltilmesi için mikrocerrahi ameliyatlarının yapılması gerekebilir. Örneğin, kazalara bağlı olarak yüz siniri kesilmiş ve kaza günü onarılmamış hastalardaki yüz felcini düzeltmek için kesik olan yüz sinirlerinin onarılması, bazende araya sinir eklenerek onarılması gerekebilir. Bu ameliyatlardaki sinir onarımları da mikrocerrahi teknikleri ile yapılır. Bir diğer onarım ameliyatı şekli de uzak bölgelerden yapılan doku nakilleridir. Örneğin, el üzerindeki büyük bir doku kaybının onarımı için ayaktan doku nakledilecekse bu ameliyatta mikrocerrahi teknikleri ile yapılır. Ayaktan alınacak doku, damar ve sinirleri ile alınır, elde alıcı alana nakledilir, damar ve sinirleri el damar ve sinirlerine mikrocerrahi teknikleri ile dikilir.
Mikrocerrahi ameliyatlarında atılan dikişlerin, atılan düğümlerin, kullanılan aletlerin, normal ameliyatlardakilerle ilgisi yoktur; tamamen farklıdırlar. Dikişler çok ince (kimisi çıplak gözle görülmez), cerrahi mikro-aletlerin uçları çok ince, düğüm şekilleri normal ameliyatlardakinden farklıdır. Mikrocerrahi ipliklerinin numarası büyüdükçe, iplikler daha da ince hal alır. Yanlış hatırlamıyorsam en ince ameliyat ipliği şu an 13/0 ipliktir ve çıplak gözle görülemez, ameliyat sırasında ipliğin paketi mikroskop altında açılır.
Mikrocerrahi ameliyatlarını yapabilmek için cerrahın mutlaka özel eğitim alması gerekir. Bu eğitim sıklıkla deney hayvanlarında, mikroskop altında damar sinir dikilerek yapılır. Bunun dışında, ameliyathanede uygun bir mikroskop (yada loop dediğimiz büyütücü gözlük), uygun mikrocerrahi ameliyat aletleri seti, uygun incelikte mikro-ameliyat iplikleri bulunmalıdır. Bu ameliyatlar uzun sürer, genellikle çok ufak bir alanda parmak uçları ile çalışıldığı için uzaktan bakan birine dakikalarca hiç bir şey yapılmadan oturuluyormuş gibi görünebilir. Ama aslında o sırada cerrah bir-iki milimetre çapındaki bir damara 8 adet mikro dikiş atmakla meşguldür.
Mikrocerrahi ameliyatlarında, ameliyat kadar ameliyat sonrası bakım da önemlidir. Bu ameliyatlardan sonra hastalara özel serum ve ilaçlar verilir. Damar dikilmiş ise damarı açık tutmaya yardımcı olacak, kanı sulandıran ilaçlar verilir. Bu hastaların sigara içmesi kesinlikle yasaktır, bulundukları odada dahi sigara içilmemelidir. Sigara dumanında bulunan toksik maddeler dikilen damarlardaki kan dolaşımını bozar, hatta damarın tıkanmasına yolaçabilir.
Günümüzde çok tartışılan ameliyatlardan yüz nakli ve el nakli ameliyatları da mikrocerrahi yöntemleri ile yapılmaktadır. Vericiden alınan yüz dokusu yada el-kol; damarları, sinirleri, tendonları, kasları ile birlikte alıcıya nakledilirken tüm bu yapıların ekleneceği yapılar (damar-sinir-kas gibi) alıcıda önceden hazırlanır; nakledilen yüz dokusu yada el-kol dokusu; damar-sinir-kas gibi tüm yapılar tek tek onarılarak alıcının vücuduna adapte edilir.
Mikrocerrahi ameliyatlarını plastik cerrahlar arasında en yoğun olarak el cerrahisi ile uğraşan plastik cerrahlar yapmaktadırlar. El, yapı olarak çok önemli olan damar, sinir, tendon gibi yapıların yoğun olarak bulunduğu bir organdır. Çok ufak alanda çok fazla önemli yapı vardır, bu yüzden el yaralanmalarında sıkça mikrocerrahi uygulamak gerekebilir. Hemen her el bileği kesisinde çok sayıda damar, sinir ve tendon yaralanır. Kesilen tüm damar ve sinirler mikrocerrahi teknikleri ile onarılır.
Aşağıda çeşitli kalınlıklardaki ameliyat ipliklerini görüyorsunuz. Parmak ucundaki dikiş (sütür), 8/0 kalınlıkta olup mikrocerrahide en sık kullanılan ameliyat ipliklerindendir. Sağdaki resimdeki 2/0 ve 3/0 ameliyat iplikleri, normal dikişlerde kullanılırken yanlarında duran 8/0 mikrodikiş ile aralarındaki kalınlık farkını görebilirsiniz.
Son derece başarılı bir ayaktan ele parmak nakli vakası: Bu video, zamanında Youtube de oldukça popülerken daha sonra nedense kaldırıldı. Video, aslında yaklaşık 10 dakika sürüyordu ama ben dalğıçlık kısmını çıkardım. Video başlarda dalgıçların mürenlerle oynamasını gösteriyor. Sanırım mürenleri kameraya alanlar bir belgesel ekibi; kameraları çok donanımlı görünüyor. Dalgıç, mürenleri sosisle besliyor. Bir müren, dalgıcın başparmağını sosis sanıyor ve ısırarak kopartıyor. Dalgıç mürenleri görüntüleyip belgesel çekelim derken kendi ayaktan ele parmak nakli belgeselinin konusu oluyor.
Başparmak kaybı tam olarak ayaktan ele parmak nakli ile düzeltilebilen bir sorundur. Videodaki dalgıca da ayak 2. parmağının ele nakli yapılıyor. Bu ameliyat ülkemizde bir çok merkezde plastik cerrahi uzmanlar tarafından, aynı başarı ile yapılabiliyor. Yalnız hastaların şunu bilmesi gerek: bu ameliyat oldukça büyük ve masraflı bir ameliyattır ve her parmak kaybında yapılmaz. Bu ameliyatı yapmak için en önemli sebeplerden (endikasyonlardan) biri, başparmak kaybıdır. Başparmağınız olmazsa bir çok şeyi yapamaz hale gelirsiniz; örneğin düğme ilikleyemez, ayakkabı bağlarını bağlayamazsınız. Buna karşın, örneğin 4. parmak (yüzük parmağı) kaybında, diğer parmaklarda sorun yoksa genellikle ayaktan ele parmak nakli düşünülmez; çünkü hastanın elinde çok fazla fonksiyon kaybı olmaz. Ama başparmak kaybı nerede ise elin sakat kalması demektir ve ayaktan ele parmak nakli gerekir.
Videoyu seyrederken sesi açın, çünkü video çok hoş bir müzik eşliğinde kurgulanmış..
Ayaktan ele parmak nakli..
Ziyaretçilerim hangi ülkelerden (son 24 saat):
,¸¸,ø¤º°`°º¤ø,¸¸,ø¤º°`°º¤ø,¸¸ Bu site, en iyi şekilde, en az 1280 X 800 çözünürlük, İnternet Explorer son sürüm ile ve hızlı bir internet bağlantısı ile görüntülenir,¸¸,ø¤º°`°º¤ø,¸¸,ø¤º°`°º¤ø,¸¸