|
KİMYASAL PEELİNG: CİLT TAZELEMENİN PRATİK BİR YOLU
Kimyasal peeling, cildin bazı kimyasal maddeler yardımı ile soyulması işlemidir ve yüzyıllardır uygulanan bir yöntemdir. Yöntemin aslı, kırışıklık gelişmiş, lekelenme oluşmuş, güneş hasarı görmüş cildin kimyasal maddeler ile kontrollü olarak yakılması, böylece cildin üst katmanlarında yenilenme sağlanmasıdır. Daha da basit bir anlatımla, kimyasal peelingin aslında ciltte bir kimsayal yanık oluşturmak olduğunu söyleyebiliriz. Dermabrazyon, mikrodermabrazyon, lazer peeling ve kimyasal peeling işlemleri hep cildin yüzeyel tabakalarının soyulup, yeni cilt oluşumunu sağlayan yöntemlerdir. Hasarlı cildi düzeltmek için yine bir hasar vermek paradoks gibi görünse de, bu yöntem cilt yenilemekte işe yaramakta ve eski mısırdan beri uygulanmaktadır. Arkeolojik kazılarda bulunan papirüslerde bir çok peeling solusyonunun formülü bulunmuştur. Günümüzde de hazır bir çok peeling solusyonu satılmaktadır. Bazı peeling solusyonları (örneğin fenol peelingi) cildi oldukça derin yakar ve geride kabuklu bir yanık bırakır. Kabuklar dökülünce yüzde pembe-kırmızı bir görünüm olur ve bu pembelik de haftalar içinde geçer. Bu gibi peelingler ile tek seansda istenen etki sağlanabilir fakat oluşan hafif yanığın iyileşmesi için bir süre geçmesi gerekir. Bazı hafif etkili peeling solusyonları ise (glikolik asit ve laktik asit peelingi gibi) bir seri peeling seansının yapılmasını gerektirir. Bu gibi peelinglerden sonra yüzde oluşan kızarıklık çok hafiftir ve kişi hemen işine dönebilir. Peeling ile ciltteki kırışıklıklar, çil ve lekeler, melasma denen koyu renklenme (hamile bayanlarda ve doğum kontrol hapı alanlarda görülür), keratosiz denen durum düzeltilebilir. Peeling, kimi zaman yüz germe gibi yüz gençleştirme ameliyatları ile birlikte de yapılmaktadır. Etkisinin derinliği, iyileşme döneminin uzunluğu, yarattığı yanığın derinliği yukarıda bahsettiğimiz gibi kullanılan peeling solusyonuna göre değişir. Fenol, derin etki yaparken TCA (Triklorasetik asit), Jessner solusyonu ve Obagi peelingi orta derinlikte; glikolik asit ve laktik asit peelingleri gibi meyve asitleri ise (meyve asitleri: glikolik asit, laktik asit, sitrik asit, malik asit, tartarik asit) yüzeyel etki oluştururlar. Peeling sonrası cildinizdeki kırışıklıklar giderilir, lekelenmeler, çiller azalır, cildiniz daha gergin ve diri bir görünüme kavuşur. Kimyasal peeling en çok yüz bölgesine uygulansa da boyun ve ellere de uygulanabilir. Ellere uygulanabilen sayılı estetik (gençleştirici) girişimdendir. Bazı durumlarda peelingin etkisini artırmak için kişiye cildi peelinge hazırlayan ilaçlar verilir. Verilen bu ilaçlar, cildin peelinge olan hassasiyetini artırıp uygulanan peelingin daha çok etki yapmasını sağlar (daha geniş bilgi için doktorunuza başvurmalısınız). Peeling genellikle muayenehane şartlarında uygulanır. Uygulama sırasında gözler ve saç korunur. Peelingin uygulanacağı alan, makyaj malzemesi ve yağdan arındırılmış olmalıdır. Pelling solusyonu ucu pamuklu bir aplikatör ile uygulanır. Anestezi gerektirmez. Peeling uygulanan kişiler hafif bir yanma hissederler fakat bu dayanılamayacak bir ağrı yaratmaz. Peeling solusyonunun etkisini göstermesi için bir süre beklenir. Tüm işlem genellikle 20-30 dakika sürer. Yine peeling solusyonunun cinsine göre peelingi sonlandırmak için nötralize edici bir solusyonun uygulanması gerekebilir. Son yıllarda nötralizatör uygulanmasını gerektirmeyen peeling solusyonları üretilmiştir. Bu peeling solusyonları kullanıldığında peelingi sonlandırmak için yüzün musluk suyu ile yıkanması yeterlidir. Fenol gibi derin peelingler dışında pansumana gerek olmaz. Fenol peelinginde ciltte derince bir yanık oluştuğundan yağlı-antibiyotikli bir pomad ile pansuman yapılması ve ağrı kesici kullanılması gerekir. Fenol peeligi derin yakma potansiyeli ve toksik etki potansiyeli olduğu için sadece ameliyathane şartlarında, kalp elektrosu izlenerek yapılır; bugün artık pek yapılmamaktadır. Hafif peeling solusyonları kullanıldığında uygun bir nemlendirici uygulanması yeterlidir. Peelingden sonra cildin güneşten korunması gerekir. Bunun için kullanılan nemlendiricinin aynı zamanda güneşten koruyucu özelliğinin de olmasına dikkat edilmelidir. Peeling uygulamasının tek ciddi riski derin yanık oluşturması ve bazende lekelenme yapabilmesidir. İz bırakacak derecede derin yanık sadece fenol gibi derin peeling yapan solusyonların bilinçsizce kullanımı ile oluşur. Orta ve yüzeyel peeling yapan solusyonların kullanımının herhangi bir riski yoktur. Fenol gibi derin peeling yapan solusyonları yara izleri kötü kalan kişilere uygulamamak gerekir, derin peeling bu kişilerde keloide dahi yol açabilir. Bunun dışında oral herpesi olan kişilerde peeling, herpesin aktive olmasına yolaçar. Bu yüzden peelingden önce mutlaka acyclovir'e başlanması gerekir. Bunlar dışında yine fenol peelinginde, bazı bölgelerde cilt renginde açılma olabilir. Günümüz insanı bu gibi estetik-kozmetik girişimleri hemen kısa sürede yaptırıp işine ve normal hayatına dönmeyi istemektedir. Bu sebeple orta ve yüzeyel derinlikteki peelingler daha yaygın olarak uygulanmaktadır.
Bu konuyu internette aramak için kullanabileceğiniz anahtar kelimeler (keywords) :
|
|||||||||||||
|
||||||||||||||
,¸¸,ø¤º°`°º¤ø,¸¸,ø¤º°`°º¤ø,¸¸ Bu site, en iyi şekilde, en az 1280 X 800 çözünürlük, İnternet Explorer son sürüm ile ve hızlı bir internet bağlantısı ile görüntülenir,¸¸,ø¤º°`°º¤ø,¸¸,ø¤º°`°º¤ø,¸¸
|
||||||||||||||