|
DOKU GENİŞLETİCİ UYGULAMALARI (TISSUE EXPANDER)
Doku genişletici uygulamaları, plastik cerrahinin en ilginç ve bir o kadar da iyi sonuç alınan ameliyat yöntemlerinden biridir. Bu konudaki bilimsel çalışmalar, kökleri yüzyıllar öncesine dayanan bir çok ameliyata göre nispeten yenidir. Cilt altına plastik bir balon konarak gerçekleştirilen bir uygulama hakkındaki ilk bilimsel makaleyi, 1957 yılında Neumann ın yazdığı biliniyor. O zamandan bu zamana bu ameliyat tekniğinin prensibi değişmemiştir; ama yıllar içinde daha iyi doku genişleticiler üretilmiştir. Bugün kullanılan silikon doku genişleticiler ve bazı özel bölgeler için (mesela çok geniş damak yarıklarında kullanılan osmotik doku genişleticiler) hazırlanmış kendi kendine şişen osmotik doku genişleticiler standart halini almıştır. Burada özellikle silikon doku genişteticilerin ne amaçla kullanıldıklarını ve bu ameliyat tekniğinin mantığından bahsedeceğim. Bu konuyu en güzel şekilde bazı örneklerle açıklayabiliriz. Diyelim ki bir hastanın başında (tam tepe bölgesinde) çok eski ve büyük bir yanık izi olsun. Diyelim hasta daha kundakta iken başı yanmış ve tam başının tepe bölgesinde 20 santim çapında bir yanık izi olsun ve bu bölgede yanık izi sebebiyle saç çıkmasın. Bu hastanın 2 büyük sorunu vardır. Birinci olarak bu yanıklı alanda saç çıkmamaktadır. İkinci olarak da, bu kadar eski yanıklı alanlardan ileri yaşlarda cilt kanseri çıkma ihtimali vardır (bu özel tip cilt kanserlerine marjolin ülseri denir ve diğer cilt kanserlerinden daha hızlı yayılır). Bu hastada yapılacak en güzel tedavi, yanıklı 20 santim çapındaki alanı çıkarmak ve atmak, yan kısımlardaki sağlam (yanık olmayan) ve saçlı kafa derisini orta kısıma kaydırarak oluşan büyük cilt eksiğini gidermektir. Sizin de tahmin edebileceğiniz gibi kafanın tepe noktasında 20 santim çapında bir cilt eksiği (açık yara) varsa, bu yaranın iki ucu birbirine dikilerek kapatılamaz. Bu durumda öncelikle her iki taraftaki sağlam cilt kısımlarını genişletmeye ihtiyacımız vardır. Bu da 2 seanslı doku genişletici uygulaması ile sağlanır. İlk seans ameliyatında, başın iki tarafındaki sağlam deri altına silikon balonlar yerleştirilir. Bu balonlar 2 kısımdır. Bir rezervuar kısmı, bir de şişirmek için enjektörle serumun verileceği port kısımları vardır. Bu iki kısım, birbirine silikondan bir tüp ile bağlıdır. Balonlar ameliyatla (genel anestezi ile yapılır) cilt altına yerleştirilir (balonun hem rezervuarı hemde portu cilt altında bırakılır). Ameliyatın sonunda balonların yerleştirildiği kesiler dikilir. Bu dikiş hattının iyileşmesi beklenir, iki hafta boyunca başka bir şey yapılmaz, hasta sadece pansumanlara gelir, gider. İki hafta sonunda artık balonları şişirmeye başlarız. Port kısımlarına özel, ince bir iğne batırılarak buradan balonun rezervuar kısmı şişirilmeye başlanır. Şişirme işlemi port kısımlarına iğne batırılarak ve serum enjekte edilerek yapılır, çünkü port kısımları defalarca iğne batsa da serum kaçırmayacak şekilde üretilmiştir. Şişirme işlemi haftada bir yada 2 kez yapılır. Her seferinde ne kadar şişirileceği hastadan hasataya değişir. Böylece haftalar geçtikçe, yavaş yavaş balonların konduğu, başın iki yanındaki sağlam deri, balonlar şiştikçe genişlemeye başlar. Bir iki ay sonunda artık balonların konulduğu kısımlar iyice şişmiştir. Bu genişleyen deri, başın tepe bölgesindeki yanıklı alan çıkarılırken oluşan açık yaranın kapatılmasında kullanılacaktır. Balonların yeteri kadar şiştiği düşünüldüğünde şişirme işlemine 2 hafta ara verilir (ki deri biraz daha gevşesin). Sonra ikinci bir ameliyat ile (bu ameliyat da genel anestezi ile yapılır) balonlar çıkarılır, kafanın tepe noktasındaki yanıklı alan çıkarılır ve balonların genişlettiği yanlardaki genişlemiş deri ortaya kaydırılarak açık yara kapatılır. Böylece hem normalde çıkarılıp basitçe dikilerek kapatılamayacak kadar büyük bir yanıklı alan çıkarılmış ve oluşan yara kapatılmış olur; hem de tepedeki saçsız alana yanlardaki genişlemiş deri ile birlikte saç da getirilmiş olur. Yani aslında yaptığımız, yaranın yanlarındaki sağlam cildi (elimizdeki sağlam kumaşı diyelim) büyüterek ortadaki yaranın onarımında kullanmaktır. Geniş yanıklı bir alan, büyük bir dövme, büyük bir doğum lekesi gibi tek bir seferde çıkarılıp, dikiş atılamayacak durumlarda doku genişletici ameliyatları ile çok iyi sonuç alınabilir. Bu ameliyatlarda en güzel sonuç kafa bölgesinde alınır; çünkü kafa bölgesinde balonun üzerine oturduğu düz ve geniş bir kemik taban (kafatası) vardır; bu yüzden kafa bölgesinde doku genişletici balon şişirilirken altta kafatası olduğu için deriyi çok daha iyi genişletir. Kafa bölgesi dışında bu doku genişleticiler kollarda, gövdede, hatta sırt ve boyun bölgesinde bile kullanılmaktadır. Doku genişleticiler bazen meme kanseri sebebiyle göğüsleri alınmış bayanlarda göğüslerin yeniden oluşturulması için o bölgedeki cildin genişletilmesi için kullanılır. Bazen, erkekten kadına transeksüellerde meme protezi ile meme büyütme ameliyatı yapılmadan önce göğüs derisinin genişletilmesi için doku genişletici kullanmak gerekir. Doku genişletici uygulamalarında bu silikon balonların şekillerinin, büyüklüklerinin ve yerleştirilecekleri alanın seçimi hayati önem taşır. Mümkün olduğu kadar büyük ve çok sayıda balon yerleştirilmesi iyi olacaktır. Balonlar şişirildikçe üzerindeki deriyi genişletecektir, ama derideki büyümeyi en fazla belirleyen faktör balonların hacimlerinden çok yükseklikleridir. Bu yüzden mümkün olduğu kadar kalın balonlar seçilmelidir. Şişirme döneminde ise balonları hızla şişirmekten kaçınmalıdır. Haftalık şişirmelerde gereğinden fazla şişirilirse balon, derinin esnemesine fırsat kalmadan deride bir delik açıp dışarı çıkabilir. Balon şişirildikten sonra balonların üzerindeki ciltte kızarıklık oluştuysa yada ağrı uzun sürdüyse hastanın hemen doktoruna geri dönüp balonlara verilen serumun bir kısmını geri aldırması gerekebilir. En güvenlisi azar azar ve uzun zaman zarfında şişirmektir. Örneğin balonları her hafta 100 cc. serum enjekte ederek kısa zamanda şişirmek yerine 20 cc. serum enjekte ederek daha uzun zaman zarfında şişirmek daha güvenlidir. Bu dönem hastalar için sıkıntı verici olsa da hastalar genellikle balonları kamufle etmenin yolunu bulabiliyorlar. Örneğin başında 3 adet büyük doku genişletici olan, balonları şişirilmiş bir hasta gerçekten çok garip görünmektedir, ama hastalar başlarına büyük bir bere geçirerek bunu gizleyebilmektedirler. Bir hastamın eşi, kocasının başındaki şişirilmiş 3 doku genişleticiyi saklamak için kocaman bir bere örmüştü örneğin.. Doku genişleticilerle yapılan ameliyatların da kendine özgü komplikasyonları vardır. Örneğin, ilk seansdan sonra beklenmeden balonlar hemen şişirilmeye başlanırsa dikiş hattında açılma olabilir. Balonlar hızla şişirilmeye çalışılırsa, acele edilirse, balonlar cildi delip dışarı çıkabilir. Uygun olmayan balon seçimi ve balonların uygunsuz yerleştirilmesi sonucu genişlemiş deri, istediğimiz yere uzanmayabilir.
Enjeksiyon yapmaya gerek kalmayan yeni bir doku genişletici modeli: Osmed (osmotik) doku genişleticileri
|
|||||||||||||||
|
||||||||||||||||
,¸¸,ø¤º°`°º¤ø,¸¸,ø¤º°`°º¤ø,¸¸ Bu site, en iyi şekilde, en az 1280 X 800 çözünürlük, İnternet Explorer son sürüm ile ve hızlı bir internet bağlantısı ile görüntülenir,¸¸,ø¤º°`°º¤ø,¸¸,ø¤º°`°º¤ø,¸¸
|
||||||||||||||||