YAŞLANMA NEDİR?
Yaşlanma son derece doğal bir yaşamsal süreç olup etkileri yüzümüzün hem yumuşak dokusunda hemde kemik dokusunda görülür.
Yüz kemiklerindeki en belirgin değişiklik kemiklerde zayıflama ve incelme olarak söyleyebileceğimiz kemik atrofisidir. Bunun en güzel örneği dişlerin zayıflaması, dökülmesi ve çene kemiğindeki incelmedir. Yumuşak dokuda ise sarkma, kırışıklıklar ve yağ doku dağılımında düzensizlik görülür (bazı bölgelerde yağ birikimi olurken bazı bölgelerde yağ dokuda erime görülür).
Peki cildimiz neden yaşlanıyor? Yaşlanma ile cildimizde ne gibi değişiklikler oluyor da, ciltte kırışıklıklar oluşuyor, dokular gevşeyip sarkıyor? Bunun sırrı, cildimizin ve kemik dokularımızın yapısında olan değişikliklerde, yerçekiminin yıllar içinde tüm dokularımızda sarkmaya yolaçmasında ve dış etmenlerde (güneşin yaşlandırıcı etkisi, hava kirliliği, stres) yatıyor. Tabii bunlar dışında genetik özelliklerimizin etkisi de gözardı edilemez.
Geçen yıllarla cildimizde yapısal değişiklikler olur. Bu değişikliklerin en belirgin olanı cildin esnekliğini ve nemini kaybetmesidir. Ciltteki esneklik kaybına ek olarak ciltaltı dokularda da atrofi dediğimiz bir olay gelişir. Atrofi dokuların hacmen ufalması ve eski dolgunluğunu kaybetmesidir. Bu gibi etkiler yerçekiminin dokular üzerindeki çekim etkisinin daha güçlü olmasını sağlar. Dokular eski diriliklerini yitirdiklerinden zamanla yerçekiminin etkisine karşı koyamamaya başlarlar ve sarkmalar oluşur. Vücudumuz yaşlanmaya programlıdır. Belli bir yaşa gelince yukarıda sıraladığımız gelişmelerin oluşması kaçınılmazdır. Örneğin:
30'lu yaşlarda: Yaşlanmanın ilk belirtileri bu yaşlarda ortaya çıkar. Üst dudakta gevşeme ve sarkma başlar, yüzde çizgiler oluşur. Alında ve iki kaş arasında kırışıklıklar belirir.
40'lı yaşlarda: Üst ve alt gözkapaklarında sarkmalar oluşur. Göz kenarlarındaki ve iki kaş arasındaki kırışıklıklar belirginleşir. Yanak yağı sarkmaya başlar ve buna bağlı olarak yanak ile burun arasındaki kırışıklık derinleşir. Yüzdeki kırışıklıklar derinleşir.
50'li yaşlarda: Gözaltı torbaları iyice belirginleşir. Çene altında ve boyunda yağ toplanır. Alın derisi ve kaşlarda düşme olur. Burun ucunda hafif sarkma olur, kulak memesi uzar ve gençkenki halinden daha büyük görünür. Boyun kasları belirginleşir. Yanak yağ kitlesi iyice çenenin her iki tarafına doğru düşer.
60'lı yaşlarda: Kaşlarda düşüklük belirginleşir, hatta düşük kaşlar ve gözkapakları gözün önüne inerek görmeyi engelleyebilir. Alın çizgileri belirginleşir. Dudak çevresinde ince kırışıklıklar oluşur. Boyun kasları sarkma sebebiyle iyice belirginleşir.
Peki biz bu değişiklikleri, yaşlanmayı geciktirmek için neler yapabiliriz; plastik cerrahi bize bu konuda neler sunuyor? Öncelikle yaşlanmanın dudurulamaz olduğunu bilmelisiniz. Plastik cerrahide yapılan hiçbir ameliyat yaşlanmayı durduramaz. Estetik ameliyat olsanız dahi yaşlanma aynı hızı ile devam eder. Estetik ameliyatlar sizin, şimdi olduğunuzdan daha genç görünmenizi sağlar; bu bir nevi vücudunuzun fiziksel saatinin geri alınmasıdır. Bir örnek vermek gerekirse 50 yaşında bir bayan yüz germe ameliyatı geçirerek 10-15 yıl daha genç görünebilir. Ameliyat sonrasında 35-40 yaşlarında gösteren bu bayanda yaşlanma bu noktadan başlayarak aynen devam edecektir. Yani yüz germe ameliyatının ömrünü 10 sene varsayarsak 10 yıl geçtikten sonra bu bayan tekrar 50 yaşında görünecektir (ama gerçek fiziki yaşı 60-65 olduğu halde 50'sinde görünecektir).
Bir çok kez yüz germe olmuş Elizabeth Taylor un güzel bir sözü vardır: "Tanrı biz kadınlara yaşlandığımızı hatırlatmak için kırışıklıkları vermiş. Keşke yüzümüz yerine ayak tabanlarımıza verseymiş.."
Plastik cerrahi, yaşlanmanın etkilerini azaltarak, izlerini silerek size yardımcı olur. Neler yapılabileceğini anlayabilmek için öncelikle yaşlanmanın izlerini analiz etmek, yaşlı insanların neden yaşlı göründüklerini, genç bir insanın görüntüsünden ne farkları olduğunu anlamak gerekir. Yüzümüze yaşlı ifadesinin oturmasına yolaçan deformiteler nelerdir, gençlerde olmayan ama yaşlılarda olan yüz özellikleri nelerdir incelemek gerekir. Yaşlanmanın belirtilerini belirledikten sonra bunları yoketmeye (yada silikleştirmeye) yönelik yapılan işlemlerle hasta tekrar genç görünümüne kavuşabilir. Örneğin aşağıdaki resimde ile gösterilen yanak yağının sarkması sorunu en güzel endoskopik yüz germe ile giderilebilen bir sorundur. Endoskopik kamera ve cerrahi aletlerle bu yağ dokusu tekrar yukarı asılır ve hastanın yanağının düz, elmacık kemiğinin üzerinin çıkıntılı olması; böylece hastanın yüzünün diri görünmesi sağlanır. Diğer tüm deformitelere ayrı ayrı yapılabilecek onlarca girişim vardır.
Yüz ve vücudun estetik analizi ile ilgili daha ayrıntılı bilgi ve şekillerle anlatım için Estetik analiz sayfasına bakabilirsiniz..
|
SAÇLARDA DÖKÜLME, ALINDA AÇILMA
ALINDA KIRIŞIKLAR
KAŞLARDA DÜŞÜKLÜK
İKİ KAŞ ARASINDA "KAŞ ÇATMA" ÇİZGİLERİ
GÖZ KENARLARINDA "KAZ AYAĞI" ÇİZGİLERİ
ÜST GÖZKAPAKLARINDA SARKMA
ALT GÖZKAPAKLARINDA SARKMA VE TORBALANMA
"TEAR THROUGH" DEFORMİTESİ
YANAK KİTLESİNDE SARKMA
BURUN UCUNDA DÜŞME
"NASOLABİAL FOLD"DA DERİNLEŞME
"MARİONETTE" ÇİZGİLERİ
DUDAKLARDA İNCELME, İNCE KIRIŞIKLIKLAR, DOLGUNLUĞUNU YİTİRME
DUDAK-ÇENE UCU ARASINDA ÇÖKME
ÇENE UCUNDA SARKMA
ÇENE ALTINDA YAĞ DEPOLANMASI
ÇENE ALTINDA KIRIŞIKLIKLAR
ÇENEALTI TÜKRÜK BEZLERİNDE SARKMA
BOYUNDA SARKMA VE CİLT FAZLALIĞI
KULAK MEMESİNDE UZAMA VE SARKMA
|
Resimdede görüldüğü gibi, ileri yaşlarda "yaşlı" görünmemize yol açan bazı belirlenmiş estetik kusurlar mevcut. Genellikle total yüz germe, boyun estetiği ve gözkapağı estetiği ile oldukça tatmin edici sonuçlar alınabiliyor. Bu tip bir kombine yüz estetiği girişimi yaklaşık 7-9 saat sürüyor. Daha sonra dermal dolgu maddelerinin enjeksiyonları, botulinum toksin enjeksiyonları, peeling yada lazer peeling uygulanması da ciltteki, yüz germe ile giderilemeyen ince kırışıklıkların giderilmesini sağlayarak mükemmel bir görünüm elde edilebilir.