|
USHUAİA..
Tur grubuyla Buenos Aires de buluştuktan sonra ertesi sabah charter uçağı ile Arjantinin en güneyindeki şehir olan Ushuaia (uşaya diye okunuyor) ya uçuyoruz. Uçuş yaklaşık 3 saat sürüyor. Sizi korkutmak istemem ama Ushuaia havaalanı biraz sabıkalı bir havaalanı imiş. Bize açıkca tehlikeli bir havaalanı olduğunu söylediler; çünkü havaalanı inşa edilirken büyük mühendislik hataları yapılmış. En büyük sorun ise pistin yandan şiddetli rüzgar alması imiş. Bu yüzden 2 kez inişe geçen uçaklar yandan aldıkları rüzgar sebebiyle pistten çıkıp denize sürüklenmiş. Gerçi can kaybı olmamış ama, dünyanın en tehlikeli denizi denen Drake boğazına açılmak için inmek zorunda kaldığımız havaalanının da tehlikeli bir havaalanı olduğunu öğrenmek olaya tuz biber ekti. Evet, şu kesin, antarktikaya gitmek sıradan bir gezi değil.. Açık söyleyeyim, soğuğu seven birisi olarak aklım Ushuaia da kaldı. Bu şehir tam benim yaşayabileceğim, sessiz, sakin, soğuk, kışın antarktika şartları oluşan, bir yandan da bol bol aktiviteyle dolu nefis bir kasaba. Hatta antarktikaya yakınlığı sebebiyle ne zaman isterseniz antarktikaya da gidip penguenlerin halini hatrını sorabilirsiniz. Tam benlik, rüya kasabası! Emekli olunca Ushuaia ya yerleşebilirim.. Ushuaia, maksimum 3-4 katlı binalardan oluşan cıvıl cıvıl bir kasaba. Gezerken gördüğüm kadarıyla hemen her şey var; mesela pet shop, veteriner, sinema, bir sürü kafeterya, AVM, bowling salonu, oto galeri, poliklinikler, hastane vs vs.. Ayrıca doğal parka doğru yola çıkıp biraz kasaba dışına çıktığınızda yol boyunca bol bol spor sahasına rastlıyorsunuz. Rugby sahası, futbol sahaları, tenis kortları, basketbol sahaları, golf alanları.. Ushuaia, gerçekten spor konusunda oldukça faal bir şehir. Ushuaia doğal parkı oldukça güzel. Bir çok alana henüz ayak basılmadığı belli. Ağaçların üstleri, toprak zemin, hep yosunlarla kaplı. Yalnız doğal parkın 2 problemi bulunuyormuş: kunduzlar ve ağaçları kurutan bir tür mantar. Kunduzlar ağaç dallarını kesip derelerin üzerine yuva yapıyorlarmış. Bu yuvalar baraj görevi görüp suyun akış yönünü değiştiriyormuş. Bu sorun özellikle şili-arjantin sınırında çok ciddi boyutta imiş. Rehber bayan aynen şöyle söylüyordu: 'şili ve arjantin gibi hiç bir konuda anlaşamayan iki ülke bu konuda birlikte çalışmalar yapmaktadır.. Kunduz sorununun ne kadar ciddi olduğunu anlayın artık..' Bunun dışında ağaç dallarında gördüğümüz turuncu renkte toplar da meyve değilmiş meğer. Ağaç dallarını bir süre sonra kurutan bir mantar türüymüş. Bununla da mücadele devam ediyormuş. Turistleri gezdirdikleri bir alan var. Buraya ulaşınca yemek ve gezi molası veriliyor. Göl çevresinde dolaşma imkanı var. Yalnız bastığınız yere dikkat etmenizi tavsiye ederim, toprak hafif bataklık kıvamında, siz bastıkça ayakkabılarınız toprağa hafifçe gömülüyor. Göl çevresinde çeşitli kuşlar var. Nadir rastlanılan bir kuş olan siyah ibis'i görme şansınız var (örneğin bize denk geldi, bol bol resimledik). Bu kuşların beyaz, gül rengi, kırmızı ve sarı olanları dünyada yaygınken siyah olanları çok nadir imiş. Rehberimiz doğal park yakınında yaşayan yaşlı birinden de söz etti. Bu kişi, Ushuaia nın yerlilerinden geriye kalan son kişiymiş ve yerli dilini de son bilen kişiymiş. Doğal parka yakın bir bölgede tek başına yaşıyormuş. Sonra rehberimiz bize bir kitaptan çektirdiği bazı fotokopiler gösterdi. Fotokopilerdeki resimler 1900n lerin başında çekilmiş. Resimlerde Ushuaia nın yerli halkı görülüyor. Yazın çekilmiş resimlerde sadece genital bölgelerini kapatan tangadan daha küçük bir kumaş giyiyorlar. Kışın ise sadece bir omuzlarına uzanan ufacık bir kürk giyiyorlar. Dikkatinizi çekerim, burası antarktikaya oldukça yakın bir bölge ve kışın sıcaklık -40-50 dereceye kadar düşüyor; ama eskiden yerliler neredeyse çıplak dolaşıyorlarmış. Rehberimiz diyordu ki: 'acaba üşümek, modern hayatın bize sonradan öğrettiği bir şeymi?' Bence çok doğru bir soru. Soğuğu çok seven biri olarak aynı şeyi düşünüyorum. İnsanlar modernleştikçe kıyafet dikmeyi öğrendikçe kıllarını kaybetmiş ve üşümeyi sonradan öğrenmişler bence.. Doğal park gezisinden sonra yavaş yavaş tekrar şehre ve limana yönelip gemiye biniyoruz.. Akşama doğru da denize açılıp antarktikaya doğru yola çıkıyoruz.. Bir sonraki sayfaya geçmek için tıklayınız..
Ziyaretçilerim hangi ülkelerden (son 24 saat):
|
|||||||||||||
|
||||||||||||||
,¸¸,ø¤º°`°º¤ø,¸¸,ø¤º°`°º¤ø,¸¸ Bu site, en iyi şekilde, en az 1280 X 800 çözünürlük, İnternet Explorer son sürüm ile ve hızlı bir internet bağlantısı ile görüntülenir,¸¸,ø¤º°`°º¤ø,¸¸,ø¤º°`°º¤ø,¸¸
|
||||||||||||||