|
2012 YILI ESTETİK HABER ARŞİVİ
Bazı haberlerin kaynak linkleri (haber internetten kaldırılmış ise) çalışmayabilir. 2014 HABER ARŞİVİ 2013 HABER ARŞİVİ 2012 HABER ARŞİVİ 2011 HABER ARŞİVİ 2010 HABER ARŞİVİ 2009 HABER ARŞİVİ 2008 HABER ARŞİVİ 2007 HABER ARŞİVİ 2006 HABER ARŞİVİ 2005 HABER ARŞİVİ CELOTRES: NÜKSEDEN KELOİDLERE ÇARE OLABİLİR Mİ? (01.03.2012)Celotres, henüz test aşamasında olan deneysel bir ürün. Buna rağmen nüseden inatçı keloid vakalarında faydalı olduğu söyleniyor. Keloidi olan bir grup hastada keloidlerin cerrahi çıkarılması sonrası kesi dikilmeden dermis-subdermis arasına Celotres enjekte edilmiş ve kesiler sütüre edilmiş. Vakalar 1 sene kadar takip edilmiş. Normalde nüks oranı 60% civarındayken, Celotres kullanılan hastalarda sadece 19% vakada nüks görülmüş.. Bu ilacın henüz FDA onayı almadığı ve testlerin devam ettiği bildirilmiş.. Haberin ayrıntısı için tıklayınız, üretici firmanın web sitesi için tıklayınız. TAŞINABİLİR ULTRASON CİHAZLARI ALIŞKANLIKLARI DEĞİŞTİRECEK.. (01.03.2012)Aslında günümüzde bile meme implantlarını kontrol etmenin en iyi yolu MRI (manyetik rezonans görüntüleme), ama bunun için hastanın bir radyoloji merkezine gidip MRI cihazına girmesi gerekiyor. Son yıllarda bir çok cihazın taşınabilir olanları üretiliyor. Habere konu olan cihaz ise taşınabilir bir ultrason cihazı. Cihazın taşınabilir olması sebebiyle muayene şartlarında kolayca bulundurulup kullanılabileceği ve meme implantlarının takibinde kullanılabileceği söyleniyor. Haberin ayrıntısı için buraya, yada buraya tıklayınız, haberin asıl kaynağı olan Aesthetic surgery journal daki makale için tıklayınız. GÖZALTI MORLUKLARININ ÇARESİ PRP OLABİLİRMİ? (01.03.2012)Bir çok yerde PRPuygulamasından bahsedildiğini okumuşsunuzdur. Hastanın kendi kanı alınıp bazı işlemlerden geçiriliyor ve trombositten zengin bir plasma elde ediliyor. Bu plasma, yüzde dolgu amacıyla, mesoterapi amacıyla yada yağ enjeksiyonu sırasında yağın tutma yüzdesini artırmak için kullanılabiliyor. Son zamanlarda saç ekmede bile kullanılabildiği, ekilen saçların daha iyi tutmasını sağladığı söyleniyor. Habere konu olan uygulaması ise gözaltı morluklarına iyi gelmesi.. New york da çalışan bir grup plastik cerrah, tedavisi zor olan gözaltı morluklarına PRP nin iyi geldiğini bildiriyor. Bu konudaki çalışmalarını şubat ayında Miami de 10. Annual South Beach Symposium da sunmuşlar. Gözaltına PRP uygulanan hastalar 3 ay takip edilmiş ve 3 boyutlu kameralarla resimlenmiş. Hastaların gözaltlarındaki boşlukların dolguğu ve koyulukların renginin açıldığı gözlenmiş.. Haberin ayrıntısı için tıklayınız. ZELBORAF: MELANOMDA KULLANILAN YENİ İLAÇ YAŞAM SÜRESİNİ UZATIYOR (01.03.2012)Malign melanom, geç teşhis edildiğinde vücuda yayılarak ölüme yolaçabilen çok ciddi bir cilt kanseridir. Tüm kanserler gibi bu kanserde de erken teşhiş çok önemli. Erken teşhisde cerrahi tedavi ile kanserden kurtulma oranı yüksektir. Malign melanom, geç teşhis edildiğinde ise, ilaçla tedavi önem kazanıyor. Haberde adı geçen Zelboraf (Vemurafenib) adlı ilacın, metastatik (kanserin yayıldığı) vakalarda hayat süresini 2 kat uzattığı tespit edilmiş. Bu, kanserin ilaçla tam tedavisi anlamına gelmese de, bu hastaların yaşam sürelerini uzatması çok önemli bir gelişme. Bir yıl boyunca Zelboraf kullanan 132 hastanın 53% ünde kanser kitlesi 30% küçülmüş; 33% ünde kanserin ilerlemesi durmuş.. Hastaların 14% ü hiç bir fayda görmemiş. İlaç FDA tarafından onaylanmış. Oranlara dikkat ederseniz hastaların 86% sında ilaç etkili olmuş; ki bu oran bence çok çok iyi...
Haberin ayrıntısı için tıklayınız. ÜLKEMİZİN 2. YÜZ NAKLİ VE İLK 4 EKTREMİTE NAKLİ HACETTEPE TIP FAKÜLTESİNDE YAPILDI (01.03.2012)Akdeniz Üniversitesi’nde Türkiye’nin ilk yüz ve kol naklinin ardından, ikinci yüz nakli İzmir’den yapılan bağışla Ankara’da Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde gerçekleştirildi. Aynı donörün kol ve bacakları işe başka bir hastaya nakledildi. Kol ve bacakların nakledildiği hastanın metabolik ve dolaşım sorunları yaşaması üzerine nakledilen kol ve bacaklar alındı; bunu takiben de hasta kaybedildi. Buna karşın yüz nakli yapılan hastanın durumunun iyi olduğu belirtiliyor..
Haberin ayrıntısı için tıklayınız. MEME BÜYÜTME AMELİYATLARINDAN SONRA MRI TAKİPLERİNE GEREK OLMADIĞI BİLDİRİLDİ(18.02.2012)Eskiden FDA tarafından meme büyütme ameliyatı geçiren hastaların en azından 2 senede bir MRI ile takip edilmesi gerektiği söyleniyordu. İki senede bir alınacak bir MRI grafisinin, silikonun durumunu, silikon implantta yırtılma olup olmadığını göstereceği söyleniyordu. Son yıllardaki silikon implantlarının son derece güvenilir olması ve çekilen MRI grafilerinde sorun görülmemesi üzerine FDA bu uyarı ve önerisinden vazgeçildiğini bildirdi. Artık meme büyütme ameliyatı geçirmiş hastalara 2 senede bir yapılan MRI takibi önerilmiyor. FDA, 2 senede bir MRI çektirmenize gerek yok dese de, implantın durumunu en iyi gösteren tetkik yönteminin yine de MRI olduğu unutulmamalı. Aşağıda görülen MRI grafisinde implanttaki kapsül oluşumu ve implanttaki kırışıklıklar görülüyor.. En azından meme protezi ile ilgili bir rahatsızlık yada şüphe varsa MRI çektirmelisiniz.. Haberin ayrıntısı için tıklayınız. XEOMIN, FDA ONAYINI ALDI (18.02.2012)Alman Merz Aesthetics in ürünü olan Xeomin, ABD de FDA onayını aldı ve estetik amaçla ABD de legal olarak kullanılmaya başladı. Xeomin, bir botox muadili olup yıllardır kullanılıyor aslında ama ilk kez estetik kullanımları için ABD de FDA onayını almış bulunuyor. Xeomin dışında Botox muadili olarak bir de Dysport un FDA onayı bulunuyor.
Haberin ayrıntısı için tıklayınız. YÜZ NAKLİNE DİYANETTEN DE İZİN ÇIKTI (18.02.2012)Uğur Acar’ın başarılı bir operasyonla yeni yüzüne kavuşması toplumdaki ilgiyi artırırken vatandaşların dini açıdan merakını Diyanet giderdi: “Yüz nakli tedavi amaçlı bir estetik cerrahi işlemidir; organ nakli gibi değerlendirilebilir. Ancak donörün velisinin izni şart. Bağışlanan yüz için de ücret talep edilmemeli.” Yüz naklinin şartlarını da sıralayan Diyanet şu değerlendirmeyi yaptı: “Yüz nakli uygulaması, esas itibarıyla tedavi amaçlı bir estetik cerrahi işlemdir. Ancak yüz, müstakil bir organ olmamakla birlikte başın bir cüzü olması hasebiyile organ hükmüne tabi kılınabilir. Bu sebeple, organ nakli hükümlerinin yüz için de geçerli olması gerekir. Dolasıyla yüz nakli işlemi için vericinin velisinin izni ve organ karşılığında ücret talep edilmemesi gibi ilkeler dikkate alınmalıdır.” Haberin ayrıntısı için tıklayınız. PIP MEME İMPLANTLARININ SKANDALINDAN SONRA HASTALAR DOLGU MADDELERİ KONUSUNDA DA UYARILIYOR (18.02.2012)Son yaşanan PIP meme implantları krizinden sonra uzmanlar hastaları uzun etkili yada kalıcı dolgu maddeleri konusunda da uyarıyor. Bu dolguların komplikasyonları eskiden beri bilinmekle birlikte hastalardan gelen yoğun talep karşısında yaygın olarak kullanılıyorlar. Halbuki bu dolgular uygulandıktan 2-3 sene sonra en basitinden topaklanma gibi problemlere yolaçabiliyor. Uygulandıktan bir süre sonra çok ciddi allerjik reaksiyona yolaçabilenler de var. Uzmanlar hastaları bu konuda uyarıyor.. Burada dolgu maddelerinin isimlerini veremiyorum ama bu konuda doktorunuzla konuşarak hangilerinin riskli olduğunu öğreniniz.. Haberin ayrıntısı için tıklayınız. 2012 YILI, PLASTİK CERRAHİ KEHANETLERİ..(17.02.2012)Amerika dan bazı uzmanlar 2012 yılı için plastik ve estetik cerrahide olası gelişmeleri sıralamışlar. Örneğin söylendiğine göre Botulinum toksin uygulamalarında Botox yanında artık Dysport, Xeomin gibi muadillerinin de yaygın olarak kullanılacağından bahsetmişler. Bildiğiniz gibi Botox olarak bilinen uygulamalarda kullanılan ürünün adı aslında botox.. Enjekte edilen madde aslında botulinum toksin denen zayıflatılmış bir toksindir.. Botox bir markadır ama ilk üretilen marka olduğundan herkes bu enjeksiyonları Botox olarak bilmekte (her kağıt mendile selpak denmesi gibi).. Aslında dünyada çeşitli ülkelerin üretimleri olan yaklaşık 30 kadar muadil ürün var (bakınız..).. Medexal, Xeomin, Dysport, Biotox, Zentox, Refinex bu muadil ütrünlerden sadece bazıları.. 2012 yılında muadillerin de botox kadar çok kullanılacağı öngörülüyor. Ayrıca artık erkeklere daha çok botox uygulaması yapıldığı ve bu eğilimin artarak devam edeceği düşünülüyor. Hatta erkeklere yapılan botox uygulamalarına Bro-tox (Brother-botox: Kanka botox'u) deniliyormuş.. Geçtiğimiz yıllar içinde bir çok doktorun, uzmanlık dalı dışında olarak estetik ameliyatlarla uğraştığı ve hasta ölümlerine kadar giden ciddi komplikasyonların yaşanıp bu olayların medyaya yansıması sonucu artık hastaların doktorlarını daha iyi araştırıp seçeceğini söylüyorlar. Örneğin aşağıdaki Arizonalı doktor haberindeki gibi olaylar yaşandıkça insanlar artık doktorlarını seçerken daha seçici davranmaya başlamış. Son olarak her seneki gibi ameliyat sayısının azalacağı, ameliyatsız estetik uygulamaların artacağı düşünülüyormuş..
Haberin ayrıntısı için tıklayınız. KORKU FİLMİ GİBİ: ARİZONALI DOKTOR CİNAYETTEN TUTUKLANDI (15.02.2012)Arizonada bulunan bir dahiliye doktoru olan Dr. Peter Normann ve 2 arkadaşı, 3 hastanın ölümü ile ilişkili olarak tutuklandı ve hapis cezalarına çarptırıldı. Dr. Normann, bu 3 ölümün birinde birinci dereceden; diğer ikisinde ise 2. dereceden cinayet suçu ile cezalandırıldı. Burada ilginç olan, adı geçen doktorun aslında dahiliye doktoru olup, 6 günlük bir liposuction kursu sonunda sertifika alıp liposuction yapmaya başlaması. Dikkatinizi çekerim, adı geçen doktor aslında dahiliye doktoru, yani cerrah bile değil. Dahiliye doktorunun bırakın cerrahi ameliyat yapmasını, 6 günlük bir liposuction kursu almasının bile yasal olduğunu sanmıyorum. Sonuçta 2 hasta anestezi komplikasyonları ile, bir hasta ise yağ embolisi sebebiyle kaybedilmiş. Haberde daha da enteresan noktalar var. Örneğin adı geçen doktorun 2 yardımcısından birinin klinik hademesi, diğerinin ise bir masör olduğu belirtilmiş. ....Daha ne diyelim.. Doktorun yakalanıp tutuklanması hayırlı olmuş diyebiliriz... Siz siz olun, estetik ameliyatınızı yapan kişinin bir plastik cerrah olduğundan emin olunuz... Sonra üzülmeyin..
Haberin ayrıntısı için tıklayınız. ANNESİNDEN 7 YAŞINDAKİ KIZINA YILBAŞI HEDİYESİ: ESTETİK AMELİYAT İÇİN HEDİYE ÇEKİ! (15.02.2012)Geçirdiği onlarca estetik ameliyatla meşhur olan ve 'gerçek barbi' olarak ta bilinen İngiliz, Sarah Burge, 7 yaşındaki kızına yılbaşı hediyesi olarak ileride harcanmak üzere meme büyütme ve liposuction için hediye çeki hediye almış. Dediğine göre kızı sürekli estetik ameliyatlarla ilgili sorular soruyormuş ve Sarah Burge de bu hediyeleri ona 16 yaşından sonra harcanmak üzere hediye etmiş. Ülkemizde hiç tanınmasa da İngiltere de oldukça meşhur Sarah Burge. Sarah Burge, gençliğinde ciddi bir saldırıya uğruyor ve son derece kötü yaralarla olayı atlatıyor. Genç ve güzel bir bayanken son derece berbat yara izleri yüzünden 6 yıl boyunca bir dizi estetik ameliyat geçirmek zorunda kalıyor. Daha sonra da estetik ameliyatlara devam ediyor ve bir estetik bağımlısı oluyor. Söylenenlere göre bugüne kadar 100 civarında estetik ameliyat geçiriyor. Bugünlerde de kızına bıraktığı estetik ameliyat hediye çeki yüzünden eleştiriliyor. Aşağıdaki videolardan birinde katıldığı bir TV programında nasıl ciddi biçimde eleştirildiğini görebilirsiniz... Sarah Burge, saldırıdan önce ve sonra... Sarah Burge, bugün (barbie bebekle kıyaslanıyor)...
Haberin ayrıntısı için tıklayınız. PIP MARKA İMPLANTLARDA SANAYİ TİPİ SİLİKON KULLANILMASI, EŞİ GÖRÜLMEMİŞ BİR SKANDALA YOLAÇTI.. (15.02.2012)Bu olay aslında yeni bir olay değil. PIP markasının zorda olduğunu, iflas etmek üzere olduğunu ben haberler kısmında bundan 4-5 sene önce yazmıştım. Her zaman haberlerin altına kaynak linkini yazmama rağmen bu haberde kaynağı yazmayı unutmuştum. Haberin kaynağı son derece ciddi bir 'iş dünyası ve ekonomi' web sitesi idi. Daha sonra olaylar bugün yaşadığımız rezalete kadar geldi. Gazetelerde bir çok şey yazıldı, forumlarda ve yazışma gruplarında bir çok şey paylaşıldı. Arada dezenformasyonlar da oldu.. Sonuçta olayları (bildiğiniz ve bilmediğiniz, kapalı kapılar arkasındaki kısmıyla birlikte) bir özetleme gereği duyuyorum.. Bundan 4-5 sene önce Fransız PIP firması hakkında iflas ettiğine dair haberler çıkmaya başladı. Bu olayın haberini web sitemde yazdım.. Buna karşın PIP firması, Türkiye deki distribütör firma aracılığı ile web sitemdeki haberden hoşnut olmadıklarını ve bana dava açmayı düşündüklerini ilettiler. Ben de malesef haberin linkini not almadığımdan o dönem, o haberi web sitemden kaldırmak zorunda kaldım. Daha sonra linki bulup disribütör firmaya ilettiğimde benden sözel olarak özür dilediler. Meğer o dönemde firma ciddi bir finansman sıkıntısı içindeymiş ve bunu aşabilmek için yeniden yapılanmaya gitmiş. Söylenenlere göre, işin içine Las vegas da kumarhane işleten birileri (muhtemelen kumarhane mafyası) firmaya ortak olmuş. Bu noktada firmaya ucuz silikon kullanılması için baskı yapıldığı ve bu yüzden son 2-3 yıl içindeki implantlarda endüstri kaynaklı silikon kullanıldığı iddia ediliyor. Endüstri silikonu ne derseniz, atık bilgisayarlar, atık mikroişlemcilerde kullanılan silikonun geri dönüştürülmüş hali diyebiliriz. Bu silikon, kesinlikle tıbbi kullanımlı silikon ile aynı şey değil. Sağlığa zararlı olup olmadığı bilinmemekle birlikte, sağlığa zararlı olma ihtimali yüksektir. Bir süre sonra firma gerçekten iflas etti.. Fransada bir kaç bayanın meme kanserine yakalanması ve bu bayanların tümünde PIP meme implantlarının kullanılmış olması sebebiyle bu olay son bir sene içinde giderek büyüyen bir skandala dönüştü. Ülkemizde bu markanın implantlarından 5000 adet kullanılmış olduğu söyleniyor ama bunların kaçta kaçının defolu olduğu bilinmiyor; zira muhtemelen ülkemize sadece son 1-2 senede giren PIP implantlar defolu idi, daha eski implantlarda sorun yoktu. Yine de kesin olarak bilmek mümkün değil. Bunun dışında, firmanın ürettiği implantları, bir hollanda firması olan Rofil firması da pazarlamış. Rofil firmasının sattığı implantların ne kadarının defolu olduğu da bilinmiyor.. PIP implantların dünyada 65 ülkede toplam 400.000 bayanda kullanıldığını da belirtmeliyim.. Sonuçta bu implantları değiştirmek şart mı değil mi konusunda bir tartışma sürüyor. Kimileri mutlaka değiştirmek lazım derken bazıları da gerek yok diyor. Bu konuda benim tavsiyem, eğer sizde PIP implant kullanılmışsa doktorunuza başvurun ve implantları çıkarıp çıkarmama konusunda birlikte karar verin.. Bu arada, bir süredir kayıp olan PIP firmasının sahibi Jean-Claude Mas, yakalandı ve 'adam öldürme ve yaralamaya teşebbüs' suçlamaları ile tutuklandı..
Haberin ayrıntısı buraya, buraya, buraya, buraya, buraya tıklayınız.. İNGİLTERE DE DE ESTETİK AMELİYATLARDA ARTIŞ GÖRÜLÜYOR(15.02.2012)Ekonomik krizden en çok etkilenen ülkelerden biri olmasına rağmen İngilterede uygulanan estetik ameliyat ve ameliyatsız estetik uygulamalar geçen yıl içinde artış göstermiş. Hatta, enteresandır, İngilterede hiç bir estetik ameliyat yada uygulamada düşüş gözlenmemiş. İstatistikler BAAPs (İngiliz estetik plastik cerrahi derneği) tarafından yayınlanmış. Ameliyatlara ve cinsiyetlere göre dağılım aşağıdaki grafikte görülüyor: Haberin ayrıntısı için tıklayınız. EKONOMİK KRİZE RAĞMEN ESTETİK AMELİYATLARDA ARTIŞ GÖZLENİYOR (15.02.2012)ASPS (Amerikan plastik cerrahi derneği) başkanı Dr. Malcolm Z. Roth, 2011 yılının tüm ekonomik zorluk ve belirsizliklere karşın plastik cerrahi açısından oldukça yoğun geçen bir yıl olduğunu söyledi. Bazı cerrahlar ise istatistiklerdeki artışın 5% olduğunu ve bunun hem yetersiz hem de genel bir artış olduğunu; tek tek estetik cerrahi merkezleri incelendiğinde bir çok yerde estetik girişimlerin azaldığını söylüyorlar. Geçen yılla ilgili düşünceler bu kadar tartışmalıyken ASPS (Amerikan plastik cerrahi derneği), 2011 yılına ait istatistikleri yayınladı... Geçen yıl 2011 yılı boyunca Amerika birleşik devletlerinde ameliyatlı ve ameliyatsız toplam 13.8 milyon estetik; 5.5 milyon rekonstruktif girişim yapılmış. Sayıları daha ayrıntılı vermek gerekirse: - 5.5 milyon rekonstruktif ameliyat (5% artış) - 1.6 milyon estetik ameliyat (2% artış) - 12.2 milyon ameliyatsız estetik girişim (6% artış) En çok yapılan 5 estetik ameliyat şöyle: Meme büyütme (307.000 ameliyat - %4 artış) Burun estetiği (244.000 ameliyat - %3 düşüş) Liposuction (205.000 ameliyat - %1 artış) Gözkapağı estetiği (196.000 ameliyat - %6 düşüş) Yüz germe (119.000 ameliyat - %5 artış) En çok yapılan 5 ameliyatsız estetik girişim ise şöyle: Botulinum toksin enjeksiyonları (5.7 milyon uygulama - %5 artış) Dolgu maddesi enjeksiyonları (1.9 milyon uygulama - %7 artış) Kimyasal peeling (1.1 milyon uygulama - %3 düşüş) Lazer epilasyon (1.1 milyon uygulama - %15 artış) Mikrodermabrazyon (900.000 uygulama - %9 artış) Haberin ayrıntısı için tıklayınız. ÜLKEMİZİN İLK YÜZ NAKLİ AKDENİZ ÜNİVERSİTESİNDE GERÇEKLEŞTİRİLDİ. (21.01.2012)21 ocak 2012 de ülkemizin ilk yüz nakli ameliyatı Akdeniz üniversitesi ekibi tarafından gerçekleştirildi. Bu ameliyatla aynı anda Cihan Topal adlı bir diğer hastaya da 2 kol ve bir bacak nakledildi. Türkiye'nin ilk yüz nakli yapılan Uğur Acar yeni yüzünü aynada gördükten sonra gün boyu aynayı elinden hiç bırakmadı. Yard. Doç. Dr. Özlenen Özkan Acar'ın kendisine, "Bunca yıl sonra ilk kez mutlu huzurlu ve rahat uyuyup uyandım. Sabah huzurlu olarak güne başladım. 40 günlükken yüzüm yandığı için o yüzümü hiç bilmiyorum. Kendimi bildim bileli yanık ve çocukların benden korktuğu yüzümü biliyorum. Artık kâbus bitti. Yepyeni bir yüzüm oldu. Kimliğimdeki doğum günümü nakil yapılan 21 Ocak olarak değiştireceğim" dediğini söyledi. Haberin ayrıntısı için buraya, buraya, buraya, buraya, buraya, buraya, buraya, buraya tıklayınız...
HABER ARŞİVİ
2014 HABER ARŞİVİ 2013 HABER ARŞİVİ 2012 HABER ARŞİVİ 2011 HABER ARŞİVİ 2010 HABER ARŞİVİ 2009 HABER ARŞİVİ 2008 HABER ARŞİVİ 2007 HABER ARŞİVİ 2006 HABER ARŞİVİ 2005 HABER ARŞİVİ
Ziyaretçilerim hangi ülkelerden (son 24 saat):
|
|||||||||||||||||||||||||
|
||||||||||||||||||||||||||
,¸¸,ø¤º°`°º¤ø,¸¸,ø¤º°`°º¤ø,¸¸ Bu site, en iyi şekilde, en az 1280 X 800 çözünürlük, İnternet Explorer son sürüm ile ve hızlı bir internet bağlantısı ile görüntülenir,¸¸,ø¤º°`°º¤ø,¸¸,ø¤º°`°º¤ø,¸¸
|
||||||||||||||||||||||||||